Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Religious | ||||
Religious | mucizevi iyileşme | miraculous healing n. | ||
This medicine is known for its miraculous healing powers. Bu ilaç mucizevi iyileştirme gücüyle bilinir. More Sentences |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Religious | ||
Religious | mucizevi iyileşme gibi dini deneyimlere inanılan hristiyanlık akımı | charismatic n. |
Religious | mucizevi iyileşme gibi dini deneyimlere inanılan hristiyanlık akımı | charismatic movement n. |
Religious | mucizevi iyileşme vb. gibi dini deneyimlere inanılan hristiyan mezhebine ait veya ilgili | charismatic adj. |